VAAZ 2020.12.06

Markos 9:42-50 Birini Günaha Sokmanın Cezası 

42  “Kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düşürürse, boynuna kocaman bir değirmen taşı geçirilip denize atılması kendisi için daha iyi olur. 43-44 Eğer elin günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek elle yaşama kavuşman, iki elle sönmez ateşe, cehenneme gitmenden iyidir. 45-46 Eğer ayağın günah işlemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yaşama kavuşman, iki ayakla cehenneme atılmandan iyidir. 47 Eğer gözün günah işlemene neden olursa, onu çıkar at. Tanrı’nın Egemenliği’ne tek gözle girmen, iki gözle cehenneme atılmandan iyidir. 
48 ‘Oradakileri kemiren kurt ölmez, 
Yakan ateş sönmez.’ 49 Çünkü herkes ateşle tuzlanacaktır. 50 Tuz yararlıdır. Ama tuz tuzluluğunu yitirirse, bir daha ona nasıl tat verebilirsiniz? İçinizde tuz olsun ve birbirinizle barış içinde yaşayın!” 

1) ÖZ DENETİM 

İki yönlü: Kendimiz günah kapanına yakalanabiliriz veya bir başkasının günah kapanına yakalanmasına sebep olabiliriz. Bir şekilde hem bireysel olarak kendimizi hem de aynı zamanda başkalarını etkiliyoruz. Bir Hristiyan’ın sorumluluğu sadece kendisine karşı olmuyor. 

İsa diyor: Küçüklerden birini (ya da bir başkasını) günaha düşürürsen, boynuna taş bağlayıp kendini denize atman daha iyidir. Ne kadar ciddi bir uyarı!  

Bu durumda elimiz aracılığıyla günaha düşersek elimizi kesmek, ayağımız aracılığıyla günaha düşersek ayağımızı kesmek ve gözümüz aracılığıyla günaha düşersek gözümüzü çıkarmak mı gerekiyor? İyi ki gerekmiyor! Nasıl yapardık bilmiyorum. 

El, ayak ve göz Hristiyanlarca çok kullanılır. El, yaptığımız işleri; ayak, hayattaki yürüyüş şeklimizi yani yaşantımızı; göz ise istek ve arzularımızı simgeliyor. 

İsa’nın söylemek istediği şey, yaptığımız işler, yaşantımız ve arzularımız bizi günaha düşürüyor ve başkalarını günaha düşürmemize sebep oluyorsa, o durumu hemen kesip atmamız, yani o durumdan hemen vazgeçmemiz gerektiği.  

Öz denetim, bazen vazgeçmeyi gerektiriyor. Daha büyük bir amaca ulaşmak için, geçici zevklerden veya ayrıcalıklardan vazgeçmeye değer. 

Çok basit bir örnek, ben cips, çikolata ve kızartma yemekleri yemeyi çok seviyorum. Ama son yapılan kan testlerimde kolesterol yüksek seviyede çıktı. Çok sevdiğim cipsi, çikolatayı ve kızartma yemeklerini yemeye devam edersem sağlığımı kaybedeceğimi biliyorum. Bunu bildiğim için hemen onlardan vazgeçiyorum. Çünkü bu vazgeçme eylemi, sağlığımı korumama yardım ediyor. Beni koruyor. 

Bu bölümde İsa’nın öğrettiği bir elimizden, ayağımızdan veya gözümüzden vazgeçme eylemi ise bizim ruhlarımızı cehennemden koruyor. İsa bize yaptığımız işler, yaşantılarımız ve arzularımızla birlikte cehenneme atılmaktansa, onlar olmadan Tanrı’nın Egemenliği’nde olmanın daha iyi olduğunu gösteriyor. 

Gerçekten de öyle değil mi? Evet iyi işlerimizle değil yalnızca imanla aklanıyoruz ama eğer günah içinde yaşıyor, kendimizi ve başkalarını sürekli olarak günaha teşvik ediyorsak, acaba gerçekten iman ederek aklandık mı diye bir düşünmek ve öz eleştiri yapmak lazım. 

İsa dedi: 7 İnsanı günaha düşüren tuzaklardan ötürü vay dünyanın haline! Böyle tuzakların olması kaçınılmazdır. Ama bu tuzaklara aracılık eden kişinin vay haline! Matta 18:7 

Tuzaklar olacak, ama biz Hristiyanlar onlara aracılık etmeyeceğiz.  

Sonsuzluğu Tanrı olmayan bir yerde geçirmenin şakası yoktur. Öyleyse günaha düşmemek için ekstrem önlemler almak gerekiyorsa alacağız ve günahın her türlüsüne karşı hoşgörüsüz olacağız. 

2) TUZ OLMAK 

49. ayette “Herkes ateşle tuzlanacaktır” diyor. Levililer 2:13’ten bir referans. İsa sadece kendisine iman etmeyenlerin değil ama herkesin ateşle tuzlanacağını söylüyor. Ancak ateşle tuzlanmak ne demektir? 

Tuz Kutsal Kitap’ın genelinde sık geçiyor. Tuz içine konulduğu yiyeceği koruyor ve arıtıyor. Mecazen de sadakat ve verilen söze bağlılığı simgeliyor. Ateş ise cehennemi veya yargıyı simgeliyor. 

Tanrı sözleri ne işe yarıyor? 2. Timoteos 3 16 Kutsal Yazılar’ın tümü Tanrı esinlemesidir ve öğretmek, azarlamak, yola getirmek, doğruluk konusunda eğitmek için yararlıdır. 

O zaman Tanrı’nın sözlerinin bizlere öğretmesine, azarlamasına, yola getirmesine ve doğruluk konusunda eğitmesine izin verdiğimiz ölçüde Tanrı bizden hoşnut oluyor diyebiliriz. Tanrı bizi ateşle tuzluyor ve bizim sadakatimize ve dahil olduğumuz Antlaşma’ya olan bağlılığımıza bakıyor.  

Tanrı yolunda kalmak için ne kadar öz denetimde bulunuyoruz? Tanrı’yı hoşnut etmek için bizi günaha götüren tuzaklara ne kadar dikkat ediyoruz? Onlara yakalanmamak için nelerden vazgeçiyoruz? 

Levililer 2 13 Bütün tahıl sunularını tuzlayacaksınız. Tanrı’nın sizinle yaptığı antlaşmayı simgeleyen tuzu tahıl sunularından hiç eksik etmeyeceksiniz. Bütün sunulara tuz katacaksınız. 

Tuz, Tanrı’nın İsrail ile yaptığı Eski Antlaşma’nın simgesiydi ve tahıl sunularından hiç eksik edilmiyordu. Bizler Yeni Antlaşma’dan sonra artık tahıl sunusu sunmuyoruz. Sunu olarak ne sunuyoruz? Hayatlarımızı. Sunularımız olan hayatlarımızda da tuz olması gerekmiyor mu? Kesinlikle gerekiyor! 

Son ayette İsa’nın kendisi söylüyor: “Tuz yararlıdır. Ama tuz tuzluluğunu yitirirse, bir daha ona nasıl tat verebilirsiniz? İçinizde tuz olsun ve birbirinizle barış içinde yaşayın!” 

Matta 5:13’te de okuyoruz: 13 “Yeryüzünün tuzu sizsiniz. Ama tuz tadını yitirirse, bir daha ona nasıl tuz tadı verilebilir?” 

İsa öğrencilerinden yeryüzünün tuzu olmalarını istiyor. Yani kendisine bağlı öğrenciler olmalarını. Kendisinden bereket almalarını, yeryüzünün karanlığında parlamalarını istiyor. Hem kendilerine hem başkalarına bereket olmalarını, Tanrı’nın yüceliğini herkese göstermelerini istiyor. Bunları azaltan ve günah içeren her şeye karşı da hoşgörüsüz olmalarını istiyor. Birbirleriyle barış içinde yaşamalarını istiyor tüm kardeşlerden. 

Bugün öz denetim ve tuz olmak konularından konuşarak, hem kendimizi hem de başkalarını günaha sokmak yerine kutsal olmak ve kutsallığa teşvik etmek üzerine konuştuk. Bu hafta boyunca hepimizin hayatlarında bu konulardaki eksiklikler için dua etmeye ve imanımızı güçlendirmeye teşvik etmek istiyorum. Çünkü hepimizin birbirinden farklı ama bir şekilde de birbirine benzer zayıflıkları var. 

Hayatlarımızda hangi konularda öz denetim eksikliğimiz vardır? İçimizdeki tuzu azaltan etkiler nelerdir? Olumsuz etkilerden kurtulmak için neler yapabiliriz? 

Tanrı bu konularda hepimize öğretsin ve yetkinleştirsin. Şimdi birlikte dua edelim.